İçeriğe geç

VS Code: En Faydalı Extension’lar (Yeni Başlayanlar İçin Rehber)

VS Code’u indirdin, oh mis gibi, yeni bir başlangıç yaptın. Her şey tıkırında gidiyor gibi, değil mi? Başlangıçta bu böyle hissettiriyor işte. Hatta bazen şöyle düşünüyorsun: ‘Ya ben zaten bu işi hallederim, extension’lara ne gerek var ki?’ Tabi, başlangıçta her şey çok basit ve anlaşılır geliyor. Fakat işler ilerledikçe, özellikle proje büyümeye başladıkça, o ‘basit’ dediğin şeyler birden bire bir yığın karmaşık hale dönüşebiliyor. İşte tam o noktada, VS Code’un o muhteşem extension dünyası imdadına yetişiyor. Hani derler ya, ‘her derde deva’, işte VS Code extension’ları da tam olarak öyle bir şey benim için.

Bu arada, ilk başta VS Code’u kurup doğrudan kod yazmaya başladığım zamanları hatırlıyorum da, sanki bir deryaya dalmış gibiydim. Her şeyi elle yapmaya çalışmak hem yorucu hem de zaman kaybıydı. O kadar çok tekrar eden iş vardı ki, bazen ‘bu iş böyle mi yapılmalı şimdi?’ diye kendime sorduğum oluyordu. Sonra bir baktım, etraftaki herkes bir şeyler kurmuş, bir şeyler eklemiş. Ben de dedim ki, ‘Tamamdır, artık ben de bu işe bir el atayım.’ Ve iyi ki de atmışım, inanın ki hayatım kolaylaştı.

Şimdi size VS Code’un olmazsa olmaz diyebileceğim, benim de severek kullandığım bazı extension’lardan bahsedeceğim. Bunlar öyle çok karmaşık, uzmanlık isteyen şeyler değil, tam tersine, yeni başlayan birinin bile rahatlıkla kullanabileceği, işini çok ama çok kolaylaştıracak şeyler. Öyle ki, sanki VS Code’u baştan yaratıyorlar diyebilirim. Her biri kendi alanında uzmanlaşmış gibi çalışıyor ve size zaman kazandırıyor, hataları azaltıyor ve kod yazma deneyimini çok daha keyifli hale getiriyor. Hani bazen bir şeyi tam hatırlayamazsın ya, işte bu extension’lar da tam olarak o boşlukları dolduruyor.

Kod Yazmayı Kolaylaştıranlar

Öncelikle, kod yazarken en çok vakit geçirdiğimiz yer VS Code’un editör kısmı. Burayı daha kullanışlı hale getiren extension’lar var tabii ki. Mesela, “Prettier” diye bir şey var. Bu arkadaş, yazdığınız kodları otomatik olarak formatlıyor. Siz bir şeyi yanlış yere koydunuz diyelim, o hemen düzeltiyor. Girintiler, boşluklar, parantezler… Her şeyi kusursuz hale getiriyor. Yani sizin ‘Acaba bu parantezi nereye koydum?’ diye düşünmenize hiç gerek kalmıyor. Gerçekten hayat kurtarıcı bir şey. Bazen kendi yazdığım kodlar sınıfta kalırdı, şimdi Prettier sayesinde en azından görsel olarak kusursuz görünüyorlar.

Bir de “ESLint” var. Bu arkadaş da daha çok JavaScript ve türevleri için kullanılıyor ama genel olarak kod kalitesini artıran bir şey. Sizin yazdığınız kodda olası hataları, stil uyumsuzluklarını falan yakalıyor. Hani derler ya, ‘keskin gözlü’, ESLint tam olarak öyle bir şey. Bazen bir hatayı gözden kaçırıyorsunuz ama ESLint hemen yakalıyor. Bu sayede kodunuz daha temiz, daha okunabilir ve daha az hatayla çalışır hale geliyor. Ne güzel değil mi?

Bu arada, kodlarken sürekli aynı şeyi tekrar etmekten sıkıldınız mı hiç? Mesela bir component oluşturuyorsunuz, içine belli başlıklar koyuyorsunuz, her seferinde aynı şeyleri yazıyorsunuz. İşte tam bu noktada “Live Server” devreye giriyor. Bu extension, yazdığınız HTML, CSS ve JavaScript dosyalarını anında tarayıcınızda canlı olarak gösteriyor. Siz bir değişiklik yaptığınızda, sayfa otomatik olarak yenileniyor. Yani her değişiklikten sonra manuel olarak sayfayı yenileme derdinden kurtuluyorsunuz. Bu da size inanılmaz bir zaman kazandırıyor. Bir de bazen şöyle bir şey oluyor, ben kodu yazıyorum ama tarayıcıda nasıl görüneceğini tam kestiremiyorum. Live Server sayesinde bu problem de ortadan kalktı.

Görsel ve Kullanışlılık Artıranlar

Şimdi gelelim VS Code’un görselini güzelleştiren ve kullanımı daha da kolaylaştıran extension’lara. Biliyorsunuz, VS Code’un kendisi de oldukça şık ama temalarla bu şıklığı bir üst seviyeye taşımak mümkün. Benim en sevdiğim temalardan biri “Dracula Official”. Bu temanın renkleri gerçekten çok hoş ve gece çalışırken göz yormuyor. Bir de “One Dark Pro” var, o da oldukça popüler ve güzel bir tema. Bu tür temalar sadece görünümü güzelleştirmekle kalmıyor, aynı zamanda kodun okunabilirliğini de artırıyor. Hani bazen bir renk paleti seçersiniz de, sanki gözünüzü alır, işte bu temalarda öyle bir şey olmuyor.

Bir de “Material Icon Theme” var. Bu extension, dosya ve klasörlerinizin ikonlarını değiştiriyor. Mesela bir JavaScript dosyası varsa onun ikonunu, bir CSS dosyası varsa onun ikonunu farklılaştırıyor. Bu sayede dosya yapınıza baktığınızda hangi dosya ne işe yarıyor, çok daha hızlı anlayabiliyorsunuz. Bence bu da VS Code’u daha kullanışlı hale getiren küçük ama etkili bir detay. Hani bazen aradığınızı bulmak için bir sürü klasör açıp kapatırsınız ya, bu ikonlar sayesinde o derdiniz de azalıyor.

Bazen de kod yazarken bir şeyi tam hatırlamak için başka bir kaynağa bakmanız gerekebilir. Mesela bir API’nin nasıl çalıştığını anlamak istiyorsunuz. İşte bu durumlarda “Path Intellisense” işinize yarayabilir. Bu extension, dosya yollarını yazarken size otomatik tamamlama önerileri sunuyor. Yani siz bir dosya yolu yazmaya başladığınızda, VS Code size mevcut dosya ve klasörleri gösteriyor. Bu da hem hata yapma olasılığını azaltıyor hem de size zaman kazandırıyor. Ben bu extension’ı ilk kullandığımda ‘Vay be!’ demiştim, gerçekten ne kadar pratik bir şey diye.

Kodlama Dışı Ama Çok Faydalı Olanlar

Sadece kod yazmakla bitmiyor bu işler tabii ki. Bazen terminali kullanmanız gerekiyor, bazen de başka programlarla entegrasyon sağlamanız. İşte bu noktada da VS Code’un kendi içinde sunduğu terminal yeteneklerini destekleyen veya daha da ötesine taşıyan extension’lar var. Mesela, “GitLens” diye bir şey var. Eğer Git kullanıyorsanız, bu extension sayesinde Git’in tüm gücünü VS Code’un içine taşıyorsunuz. Kimin hangi satırı ne zaman yazdığını görebiliyorsunuz, değişiklikleri daha detaylı inceleyebiliyorsunuz. Bence Git’i aktif kullanan herkesin mutlaka kurması gereken bir şey bu. Bu arada, geçen günlerde bir GitHub deposuna baktığımda, o depodaki kod satırlarının yanında kimin ne zaman eklediğini gösteren bir özellik vardı. Sanırım o da GitLens’in benzeri bir özellikti. Ne güzel değil mi?

Bir de VS Code’un kendi içindeki terminali daha da işlevsel hale getiren “Remote – SSH” gibi extension’lar var. Bu extension sayesinde kendi bilgisayarınızdan uzak bir sunucuya bağlanıp, sanki o sunucunun üzerindeymiş gibi kod yazabiliyorsunuz. Bu da özellikle sunucu yönetimi yapanlar veya uzaktan deploy yapanlar için inanılmaz faydalı bir şey. Hani derler ya, ‘uzaktaki bilgisayar elinin altındaymış gibi’, işte bu extension tam olarak bunu sağlıyor. Bu arada, ben ilk denediğimde biraz karmaşık gelmişti ama birkaç denemeden sonra mantığını çözdüm ve gerçekten çok kullanışlı buldum. Hatta bir ara kendi sunucuma bağlanıp testler yaparken bunu kullanmıştım. O zamanlar fiyatı tam hatırlamıyorum ama sanırım aylık 15-20 Euro civarı bir şeydi.

Son olarak, bazen de sadece VS Code’un kendisini daha kişisel hale getirmek isteyebilirsiniz. Mesela “Code Spell Checker” diye bir extension var. Bu, yazdığınız kodlardaki veya markdown dosyalarındaki yazım hatalarını kontrol ediyor. Evet, bildiğiniz dil bilgisi kontrolü gibi ama kodunuzun içindeki metinler için de çalışıyor. Bu sayede kodunuzun içinde gereksiz yazım hataları olmamış oluyor. Kendi programım sınıfta kaldı derken aslında kastettiğim, bazen böyle basit hataları gözden kaçırmak ama bu extension sayesinde o hatalardan biriyle karşılaşma olasılığınız azalıyor. Genel olarak, bu extension’lar VS Code deneyiminizi çok daha zengin ve verimli hale getirecektir. Hani denemeden bilemezsin derler ya, işte tam olarak öyle bir şey. Bir de bu extension’lar sürekli güncelleniyor, yenileri çıkıyor, bu da işin en güzel yanı. Yani bu liste sadece bir başlangıç, siz de kendi ihtiyaçlarınıza göre yeni extension’lar keşfedebilirsiniz. Ne güzel değil mi?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.